Faiz haram dedi, ponzi tuzağına düştü

Birikimlerini İstanbul Kapalıçarşı’daki bir kuyumcuya emanet eden birçok ismin ‘ponzi sistemiyle’ dolandırıldığı ortaya çıktı. Muhafazakâr camianın tanınan isimleri ile iktidara yakınlığıyla bilinen birçok ismin de dolandırılanlar arasında olduğu belirtiliyor. Mağdurlar, “Faiz günah” diyerek finans araçlarıyla değerlendirmedikleri birikimlerini yüksek getiri vadeden dolandırıcılara kaptırdı. Sadece bir ismin “4 kilogram altın kaptırdım” diye şikâyetçi olduğu anlaşıldı.

Mağdurlardan birinin de İskenderpaşa Cemaati’ne yakınlığıyla bilinen ve dini sohbetler yapan Prof. Dr. Ömer Miraç Yaman olduğu öğrenildi. Ensar Vakfı gibi dernek ve vakıflarda da görev yapan Yaman, geçen yıl savcılığa yaptığı suç duyurusunda “4 kilogram altın kaptırdığını” açıklayarak “Kapalıçarşı’daki İ.S. isimli kuyumcunun sahipleri, muhafazakâr insanların faizden kaynaklı olarak bankalarda yatırım yapmaktan kaçınmasını fırsat bilerek yaklaşık altı yıllık süreçte yüzlerce kişiyi dolandırdı. Bütün mağdurların ve zarar görenlerin dini hassasiyet sahibi ve muhafazakâr olarak nitelendirilen insanlardan oluştuğu görülecektir. Bunun en büyük nedeni ise İslam dinine göre faizin haram olmasıdır” dedi.

FAİZ ‘HARAM’ DİYE VERDİLER
“Bankaların faiz sistemiyle çalışmasından dolayı İslam dinine göre haram olması gibi duyguların vatandaşlarda oluşturduğu duyguları istismar edildi” denilen suç duyurusunda şunlar sıralandı:

• “Şüpheliler, insanları getirmiş oldukları yatırımları üzerinden kar payı vermek ve istedikleri zaman getirmiş oldukları yatırımları çekebilme vaadiyle yaklaşık altı yıldan fazla bir süredir sistematik bir şekilde dolandırmıştır. Yaklaşık 6 yıldan fazla süredir devam eden sistematik dolandırıcılık olayında olayın mağdurları, yatırmış oldukları parayı almak istediklerinde şüpheliler ödeme yapmayacağını ve bu paranın da var olmadığını ifade etmiştir

• Yaklaşık iki yüzden fazla kişinin kurban olduğu bu olayda şüphelilerin toplamış olduğu paranın miktarının 50 milyon doların hayli hayli üstünde olduğu tahmin etmekteyiz.

• Bu dolandırıcılık yöntemi ülkemizde Çiftlik Bank, Thodex gibi kamuoyunu bayağı meşgul eden ponzi sistemidir. Ponzi, adını 1920’lerde bu tür bir dolandırıcılığı popüler hale getiren Charles Ponzi’den alan, yatırımcılara yüksek getiri vadeden bir dolandırıcılık türüdür. Bu sistem, yeni yatırımcılardan alınan paranın önceki yatırımcılara getiri olarak dağıtılmasıyla çalışır. Kapalıçarşı’nın bir nevi ponzisi olarak adlandırdığımız şüpheliler bu sistemi mağdur kurbanlar üzerinde uygulamışlardır. Sisteme yeni katılan mağdurlar Kapalıçarşı’nın ponzisi şüphelilere teslim etmiş olduğu malvarlıkları ile sisteme daha önce katılan kişilerin kâr paylarını ödeyerek sistemi ilerletmiş ve ancak para akışı durunca sistem kilitlenmiştir. Daha sonra sistem kilitlendiğinde ise artık ödeme yapamayacağını ve battıkları yalanını uydurmuşlardır.

• Paranın yok olmadığı, dolandırdıkları paraların hâlâ şüphelilerin kendilerinde olduğu; bu iddianın ortaya çıkmasından dolayı kendileri üzerinde olan taşınır taşınmaz bütün malvarlıklarını üçüncü kişilere devrettiklerini ve yurtdışı irtibatlı olduklarından dolayı malvarlıklarını yurtdışına kaçırmış olduğunu duymaktayız.”Yaman suç duyurusunda, “Bu olay Tosuncuk, Thodex vb. davalar ile bu olayın arasında hiçbir fark olmayıp neredeyse tıpatıp aynısıdır” dedi ve şüphelilerin nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılanması istedi.

BirGün’ün haberine göre dosyada tutuklu bulunmuyor.

Author: can tok

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir